OECD, G20 ülkeleri ve Türkiye dahil 93 ülkenin imzaladığı ve vergi konularında ortak raporlama yapılmasını öngören CRS (Ortak Raporlama Standartları) 2017’de kademeli olarak yürürlüğe giriyor. KPMG Vergi Bölüm Başkanı Abdulkadir Kahraman, finans sektörünü yakından ilgilendiren CRS (Ortak Raporlama Standartları) ilgili şirketlerin yapması gereken uyum çalışmaları hakkında bilgi verdi.
2008 krizi sonrasında vergi kayıplarını önlemek için harekete geçen ABD’nin girişimiyle geliştirilen CRS (Ortak Raporlama Standartları) uygulama başlıyor. Türkiye sisteme 2018’de dahil olacak. Ancak yurt dışında CRS (Ortak Raporlama Standartları)’na 2017’de geçecek Hollanda gibi ülkelerle iş yapan Türk şirketlerinin şimdiden hazırlık yapması gerekiyor.
KPMG Vergi Bölüm Başkanı Abdulkadir Kahraman, “Anlaşma kapsamına giren 93 ülke var ve bu ülkelerin bir kısmı bu uygulamaya göreceli olarak erken başlayacak. Erken uyum sağlayan şirketler, 1 Ocak 2016 itibarıyla tanımlanan süreçleri hayata geçirmek durumunda. Geç uyum sağlayacak olanlar içinse bu tarih 1 Ocak 2017 olarak belirlendi. Dolayısıyla erken uyum sağlayan ülkelerde (Hollanda gibi) iştirak veya şubesi olan bankalar, uyum için gerekli hazırlıkları yapmak durumunda” dedi.
Şirketlerin yapacağı hazırlıklar neler?
Kahraman, “ortak raporlama standardı” kapsamında anlaşmaya taraf olan ülkelerin başka ülke mukimleri veya vatandaşlarıyla ilgili bilgileri herhangi bir talebe gerek kalmaksızın birbirleriyle paylaşacağına dikkat çekti. Kahraman bu süreçte, “ortak raporlama standardı” uyumu için 6 aşamanın gözden geçirilmesi gerektiğini belirterek bunların, ‘Kişi veya kurum sınıflaması, müşteri kabul, mevcut müşterileri tanımlama, raporlama, kurumsal yönetim ve hukuk’ olduğunu belirtti.
FATCA ile yeni bir norm oluştu
ABD’nin bu uygulama ile yeni bir çığır açtığını veya diğer bir deyişle yeni bir norm oluşturduğunu belirten Kahraman, “FATCA (Yabancı Hesaplar Vergi Uyum Yasası) olarak anılan vergi uygulamalarını gündeme getiren ABD, söz konusu yerel yasal düzenlemeyle aslında global bir uygulamayı yürürlüğe koydu. FATCA’nın amacı, Amerikan vatandaşlarının uluslararası alanda vergi kaçırma faaliyetini engellemek amacıyla, yabancı finansal kuruluşlarla (FFIs) yapılan anlaşma dâhilinde hareket edilmesini ve bu kişilerin kuruluşlara rapor edilmesini sağlamak” şeklinde konuştu.
ABD imzalamadı
ABD’nin bu anlaşmayı imzalamadığını belirten Kahraman, “Çünkü ABD, CRS (Ortak Raporlama Standartları) düzenlemeleri kapsamında diğer devletlerle imzaladığı ‘Hükümetler Arası Anlaşma Modeli I’ ile otomatik bilgi değişimi sisteminde olmayı sağlamış bulunuyor” dedi.
Vergi anlaşmasına neden ihtiyaç duyuldu?
Kahraman, FATCA vergi anlaşmasına neden ihtiyaç duyulduğunu “Globalleşmeyle artan ticaret, sermaye hareketleri, vergi kayıp ve kaçağının da artması sonucunu doğurdu. Bu nedenle, söz konusu vakayla mücadele ancak ülkelerin çok taraflı katılımıyla çözülebilir” diye açıkladı.
Bu noktaya nasıl gelindi?
KPMG Vergi Bölümü Başkanı Abdulkadir Kahraman, “Bu noktaya nasıl ve neden gelindi” sorusunu yanıtlarken de, ekonomik ve teknolojik gelişmelerin ana itici güç olduğunu belirtti. Kahraman, “Global finans krizi sonrası hükümetlerin gelirlerinin giderlerini karşılamaması, kurumsal sosyal sorumluluk faaliyet ve anlayışındaki gelişmeler, medyanın artan ilgisi, uluslararası ticaretin ve dijital ekonominin ulaştığı nokta, internet kullanımındaki hız ve sunduğu olanaklar etkili oldu” dedi.
Ortak raporlama standardı geliştirilecek
Kahraman bu kapsamda, devletlerin ve devletler üstü organizasyonların “Ortak raporlama standartı” geliştirerek taraf ülkeler arasında kapsamlı işbirliğine karar verdiklerini söyledi. Gerçekleşecek uygulamaları, “otomatik bilgi değişimi, eşzamanlı vergi incelemeleri, yurtdışı vergi incelemeleri ile tahsilatta yardımlaşma ve tebligat” şeklinde sıraladı.
Anlaşma kapsamında neler yapılacak ?
Kahraman anlaşmaya taraf ülkeler arasında öngörülen kapsamlı işbirliği yöntemleri hakkında şu bilgiyi verdi: “Otomatik bilgi değişimi, eşzamanlı vergi incelemeleri, yurtdışı vergi incelemeleri, tahsilatta yardımlaşma ve tebligat ilk sıralarda yer alıyor. Ayrıca taraf ülkeler vatandaşlarına ilave olarak üçüncü ülke vatandaşları hakkında idari yardımlaşma da kapsama dahil edildi. Anlaşma kapsamındaki vergiler; ‘gelir veya kazançlar üzerinden alınan vergiler’ (gelir ve kurumlar vergisi), ‘net servet üzerinden alınan vergiler’, ‘sosyal güvenlik kurumları primleri’, ‘gümrük vergileri’, ‘dolaylı vergiler’ (KDV, ÖTV, emlak vergisi, veraset ve intikal vergisi gibi) ve diğer her türlü vergiler olarak belirlendi. Türkiye açısından anlaşmanın yürürlüğe girdiği tarihten önce doğan vergi alacakları kapsam dışında tutuldu.”
GIDAHATTI DERGİSİNİ ÜCRETSİZ İNDİRİN
(33)