Süt içerdiği süt şekeri, yağ ve protein açısından çok faydalı bir besin olarak karşımıza çıkıyor. Uzmanlar, günlük süt tüketiminin, dengeli ve sağlıklı beslenmede önemine sıkça dikkat çekiyor. Kemik sağlığını korumada oldukça değerli bir besin olan süt, obezite, diyabet ve kalp damar hastalığına karşı da koruma sağlıyor. Araştırmalar, süt ve süt ürünlerinin tüketiminin, kas kaybını azalttığını ve yaşlılıkta oluşabilecek güçsüzlüğün önüne geçtiğini ortaya çıkardı. Kişinin ilk olarak ‘anne sütü’ ile tanıştığının altını çizen Diyetisyen Emre Uzun, sütün kolon sağlığı ve kolon kanseri açısından koruyucu bir etkiye sahip olduğunu bildirdi.
Diyetisyen Emre Uzun, süt ve süt ürünleri hakkında verdiği bilgilerde, anne sütünün önemine değindi. Yaşam boyu en temel besin maddelerini içinde barındıran sütün protein, karbonhidrat, yağ ve vitamin mineral açısından en zengin doğal kaynaklardan olduğunu kaydetti.
Süt ürünlerinin peynir, yoğurt, tereyağ, krema, süt tozu, kefir gibi ürünlerden oluştuğunu vurgulayan Uzun, şu bilgileri verdi:
Anne sütünün yararları neler?
“Doğumdan sonraki ilk 7 gün anneden salgılanan süte kolostrum denmektedir. Halk arasında ağız sütü olarak da tanımlanan bu süt, az miktarda salgılanan, sarımsı renkte ve koyu kıvamdadır. Özellikle proteinler, vitaminler ve minerallerden zengindir. Kolostrumdaki proteinler, bebeği hastalıklara karşı koruyan antikorlar ve bağırsak direncini artırıcı maddeler içerir. Doğumdan hemen sonra, ilk besin olarak kolostrumun verilmesi, bebekleri dış ortamdaki bakterilere karşı korur.
Anne sütündeki proteinlerin % 60-80’i biyolojik değeri ve kullanımı yüksek olan whey proteinidir. Anne sütü proteinlerinin vücut proteinlerine dönüşüm oranı %100 ’dür. Bu özelliğe sahip başka bir besinin olmaması, anne sütünü eşsiz yapmaktadır.
Anne sütündeki elzem yağ asitleri miktarı oldukça fazladır. EPA ve DHA içerir, n6/n3 oranı dengelidir.
Anne sütünde 20’den fazla enzim bulunmaktadır.
Anne sütündeki demir emilim miktarı % 50-60 olup, demirin biyoyararlılığı oldukça yüksektir.
Bebeğin henüz tam olarak gelişmemiş sindirim sistemine en uygun hazmı kolay olan bir besindir.
İleriki dönemlerde oluşabilecek hastalıklara karşı korumada etkilidir.
Bebeğin ihtiyaç duyduğu besin ögelerini eksiksiz tamamlayan en iyi besin kaynağıdır.
Kronik hastalıkların oluşum riskini azaltır. (Obezite, tip 2 diyabet gibi.)
Bebekte alerjik özellik göstermez ve alerjilere karşı korur.
Bebeğin ruhsal, bedensel ve zeka gelişimine yardımcı olur.
Bağışıklık sistemini koruyucu etmenleri en yüksek miktarda içerir.
Çene ve diş sağlığı gelişimi için yararlıdır.
Süt ve süt ürünlerinin hastalıklara karşı korucu etkisi nedir?
Süt ve süt ürünleri çocukluk ve yetişkinlik döneminde gelişim için en elzem besinlerdendir. Sağlıklı bireylerin yeterli ve dengeli beslenmesi için tüketilmesi önerilen süt miktarı yaş, cinsiyet ve fizyolojik duruma göre değişiklik göstermektedir. Kalsiyum gibi spesifik besin öğesi desteği almak yerine besin olarak süt tüketmenin hastalık ve sağlık açısından daha etkin olduğu dikkatleri çekmiştir. Özellikle protein için iyi bir kaynak olan süt proteininin biyolojik değeri 10 üzerinden 9 olup, oldukça yüksektir.
Süt tüketiminin yarar sağladığı kronik hastalıklar neler?
Hipertansiyon
Kanser
Osteoporoz
Kalp – Damar hastalıkları
Obezite.
Sütün hipertansiyona olan etkisi nedir?
Beslenme açısından süt ve süt ürünleri tüketiminin kan basıncı üzerine etkileri oldukça fazladır. Kalsiyum, magnezyum ve fosforun az tüketimi bireysel veya toplumsal olarak arteriyel kan basıncı artışı ve hipertansiyon insidansı ile ilişkili olduğu saptanmıştır. Yapılan çalışmalarda anti hipertansiyon özellikler gözlemlenmiştir. Bu özellikler süt ve süt ürünlerinin içeriğindeki kalsiyum ve potasyum ile sağlanmaktadır. Azalan kalsiyum alımı arteriyel kan basıncını artırmaktadır. Bu minerallerin alımı arttırılarak kan basıcında azalma sağlanabilmektedir.
Hamilelik döneminde süt tüketiminin önemi
Hamilelik döneminde yeterli kalsiyum alımının, bebeğin kan basıncı üzerine de etkili olabileceği ihtimali üzerinde duruluyor.
Süt tüketiminin kanser hastalığına karşı etkisi nedir?
Süt ve kanser ilişkisinin tam olarak açıklanabilmesi için yeterli çalışmalar yoktur. Ancak kolon sağlığı ve kolon kanseri açısından koruyucu bir etkisi vardır.
Kalp- damar hastalıklarından korunmada sütün faydaları
Kolesterolden dolayı gerçekleşen dolaşım sistemi rahatsızlıklarında süt ve tereyağına olumsuz bir besin olarak bakılmıyor. Uzmanlar, süt ürünlerinin günlük diyetten tamamen çıkarılmasını gerekli kalsiyum ve riboflavin maddelerinin başka besin kaynaklarından yeterince karşılanamayacağı gerekçesiyle önermiyor.
Osteoporoz ve süt tüketimi ilişkisi
Osteoporoz kemik yoğunluğunun azalması ile ilgili bir kemik hastalığıdır. Kemik yoğunluğu açısından elzem olan temel besin öğeleri kalsiyum, fosfor ve D vitamini olup kaynakları süt ve süt ürünleridir. Kemik sağlığı için kalsiyumun dışında yağ, karbonhidrat ve protein gibi makro besin öğeleri ile fosfor, magnezyum, flor, bakır ve çinko gibi sütün bileşiminde bulunan mikro besin öğeleri de önemlidir. Maksimum kemik yoğunluğu 25-35 yaşları arasında oluşurken, ilerleyen yaşlarda kalsiyum alımı artsa da kemik yoğunluğu artmamaktadır. Premenapozal kadınlarda kalsiyum alımı ile kemik yoğunluğunun incelendiği, bir metaanalizde otuz üç çalışma irdelenmiştir. Çalışma sonunda kadınlarda kalsiyum alımı ile kemik yoğunluğu arasında görünür bir farklılık saptanmıştır.
Fonksiyonel süt ve süt ürünleri nelerdir?
Fonksiyonel süt ürünleri fonksiyonel bileşiklerle zenginleştirilmiş süt kaynaklı besinlerdir. Fonksiyonel süt ürünleri besleyici etkilerinin yanında sağlık üzerine olumlu etkiler oluşturmayı hedefleyen süt ürünleridir. Sağlığa etkileri açısından fonksiyonel süt ürünlerinin kanser, koroner kalp hastalığı, osteoporoz ve gıda alerjisi olmak üzere birçok rahatsızlık üzerine etkisi bulunmaktadır. Üç gruba ayrılır;
Gastrointestinal bölge üzerine etkisi olan süt ürünleri
Kardiyovasküler sağlığına etkili süt ürünleri
Osteoporoz ve diğer durumlara etkili süt ürünleri
Birinci gruba giren ürünler prebiyotik, probiyotik ürünler ve laktozsuz sütlerdir. Bağırsak sağlığını korumak ve sindirimi kolaylaştırmayı hedefleyen bu ürünlerden prebiyotik ve probiyotikler geliştirilmiş bakteri içeriği ile bağırsak sağlığını korumaktadır. Probiyotikler çok daha geniş bir alana etki ederken prebiyotikler sınırlıdır. Ayrıca kalp sağlığı için de yararlı ürünlerdir. Laktozsuz sütler ise süt ve süt ürünlerine toleransı olmayan bireylerde sindirimi sağlayan ürünlerdir.
İkinci gruba giren ürünler kolesterol ve hipertansiyonu kontrol altına alan ürünler ile omega-3 yağ asitleridir. Lactobacillus helveticus bakterisi ile hipertansiyon üzerinde inhibe edici etkisi bulunan peynir yapımı ve sütün fermantasyonunda kullanılmaktadır.
Osteoporoz ve diğer durumlara etkili süt ürünleri sınıflandırmadaki son gruptur. Bu gruptaki ürünler bir kemik hastalığı olan osteoporozu engellemeye, bağışıklık fonksiyonunu arttırmaya ve uykusuzluğu gidermeye yöneliktir. En zengin kalsiyum kaynağı süt olup kalsiyumla zenginleştirilmiş çeşitli süt ve süt ürünleri osteoporozu önlemede faydalı etkileri bulunmaktadır.
Yoğurt, süt ve peynir iyi bir kalsiyum kaynağı olarak kalsiyumun kanser riskini azalttığı yapılan çalışmalarla ortaya konulmuştur. Yüksek oranda kalsiyum alımının kolon kanserine karşı koruyucu bir etki oluşturduğu saptanmıştır.
En sağlıklı süt hangisi?
Sütler işlenme durumuna göre çiğ süt, pastörize süt ve UHT süt olmak üzere 3’e ayrılır. Pastörize edilmiş sütlerin en önemli özelliği soğuk ortamlar da muhafaza edilmesi gerektiğidir. Ayrıca bu sütler “günlük süt” olarak kabul edilmekte yani üretimden sonra iki gün içerisinde tüketilmeleri gerekmektedir.
UHT süt; çok özel ve oldukça pahalı teknolojik koşullarda sterilize edilerek mikropsuz şartlar altında steril ambalaj malzemesiyle paketlenerek elde edilmiş süt çeşididir.
Süt iyi bir besin maddesidir diye hiç bir kuşkuya yer vermeksizin içelim şeklinde bir öneriye asla yer verilemez. Süt, mikroorganizmalar için çok iyi bir gelişme ve çoğalma ortamıdır. Yani bu küçük canlılar süt içerisinde rahatça beslenmek için yeterli ölçüde besin bulabilirler ve hızla çoğalırlar. UHT ve pastörizasyon yöntemleri ile sağlıklı süt tüketmek mümkündür. Yapılan araştırmalarda uzun ömürlü sütlerin doğal olmadığı için sağlıksız olduğu inancının çok yaygın olduğu düşünülmektedir. Oysa uzun ömürlü sütler çiğ sütlere göre çok daha sağlıklı sütlerdir.
Light ürünler mi tam yağlı ürünler mi?
Süt yağı % 5 oranında doymuş yağ içermesine rağmen kronik hastalıklar için olumlu etkinlikleri olan konjuge linoleik asit, sifingomiyelin, bütirik asit, miristik asit gibi özel bileşenler içerdiği için sağlık açısından önemlidir. Süt yağı ayrıca fizyolojik değeri yüksek yağ asitlerinin yanı sıra yağda çözünebilen vitaminleri de içermekte ve sindirim özelliklerinin yüksek olması nedeniyle de beslenmede önemli bir yere sahip olmaktadır. Süt yağlarından biri de Fosfolipidlerdir. Fosfolipidler kolesterolü çözerek damar tıkanıklığı olarak bilinen arterios-kleros oluşumunu engellerler. Süt ürünlerinde bulunan doğal bir yağ asidi olan konjuge linoleik asit sağlık için bir çok olumlu etkiye sahiptir. Kan damarlarında bulunan kolestrol hücrelerinin birikiminin önlenmesini sağlayarak kalp hastalıklarının önlenmesine yardımcı olur, kanserojenik etkisi de vardır. Aynı şekilde yağ birikimini engellediğinden obezite için de olumlu etkileri vardır.”
GIDAHATTI DERGİSİNİ ÜCRETSİZ İNDİRİN
(294)