Fransa hükümetinin 2020 yılından sonra kullan-at plastik bardak, tabak, çatal/bıçak türü ürünlerin satışına sınırlama getiren tebliğinin uygulanması halinde Türk plastik sektörünün yıllık kaybının 30 milyon doları bulması bekleniyor. Türk Plastik Sanayicileri Araştırma, Geliştirme ve Eğitim Vakfı (PAGEV) ve İcra Kurulu Üyesi olduğu Avrupa Birliği Plastik Üreticileri Derneği’nin (EUPC) şikayetleri üzerine, Avrupa Birliği (AB) Komisyonu, konuyu gündemine aldı.
Fransa hükümeti, 1 Ocak 2020’den sonra kullan-at plastik bardak, tabak, çatal, bıçak türü ürünlerin satışına sınırlama getiren bir tebliği geçen ay Fransız Meclisi’nden geçirmişti. Kararla, Fransa’da 2020’den sonra sadece plastik dışı veya biyobazlı plastiklerden üretilen veya kompostlanabilir türdeki biyoplastiklerden elde edilen kullan-at tipi ürünler satılabilecek.
Türk plastik sektörünün yıllık zararı
Fransa’nın bu kararının 2020 yılından itibaren uygulanması halinde Türkiye’nin yıllık kaybının 30 milyon doları bulması bekleniyor. Olayın farklı bir boyutu ise 500 milyon dolarlık Fransız pazarının diğer AB ülkelerindeki plastikçilere de kapanacak olması.
Tebliğin Fransa’ya ve Fransa’nın eski sömürgelerine ihracat yapan Türk plastikçileri olumsuz etkileyeceğini belirterek harekete geçen Türk Plastik Sanayicileri Araştırma, Geliştirme ve Eğitim Vakfı (PAGEV), söz konusu tebliğin uygulanmaması için hem Türk plastikçiler hem de İcra Kurulu üyesi olduğu Avrupa Birliği Plastik Üreticileri Derneği (EUPC) adına AB Komisyonu’na başvurular yaptı. Şikayetleri değerlendiren Avrupa Komisyonu Sanayi, İç Pazar ve Girişimcilik Genel Müdürlüğü Daire Başkanı Hans Ingels, konuyu AB Komisyonu gündemine taşıdı.
“Fransa, AB’nin onayını almadı”
Fransa’nın Avrupa Birliği üyesi olmasına rağmen, AB üyesi diğer ülkelerin kabul etmediği yasaklama kararını, AB’nin onayı olmadan aldığını vurgulayan PAGEV Başkanı Yavuz Eroğlu, şunları söyledi:
“Bu karar uygulanırsa 2020 yılından sonra Almanya’da üretilen bir plastik bardak artık Fransa’ya satılamayacak, dolayısıyla Avrupa Birliği’nin temeli olan malların serbest dolaşımı sekteye uğrayacak. Ayrıca diğer AB ülkelerinin kabul etmemelerine rağmen, Fransa’nın bilimsellikten uzak olarak aldığı bu siyasi karar, doğru bir şekilde anlatılmazsa ‘Plastik Ürün Karşıtlığına’ dönüşme riski taşıyor. Bu sebeple PAGEV’in yanı sıra İcra Kurulu üyesi olduğumuz Avrupa Birliği Plastik Üreticileri Derneği (EUPC) olarak da AB Komisyonu’na, tebliğin uygulanmaması için gerekli başvuruları yaptık. Mücadelemiz karşılık buldu ve AB Komisyonu şikayetimizi değerlendirerek gündemine aldı.”
Yavuz Eroğlu, geçen yıl Avrupalı Plastik Derneklerine ev sahipliği yaptıkları İstanbul Plastik Zirvesi ve imzalanan Deklarasyon çerçevesinde Avrupa’nın en büyük ikinci üreticisi ve AB’de ‘öncü’ ülke olarak sektörün menfaatlerinin korunması için çalışmalara devam edeceklerini kaydetti.
(5)