Dünya Meteoroloji Örgütü raporunda, 2016 yılının meteorolojik kayıt tutulmaya başlandığından bu yana en sıcak yıl olduğu açıklandı. Raporda, yerküredeki en sıcak 17 yılın 16’sının bu yüzyılda ölçüldüğü belirtilirken, El Nino hava olaylarının sıcaklıkların artmasında etkili olduğu bildirildi.
7 Kasım’da Marakeş’te başlayan, Birleşmiş Milletler İklim Değişikliği Çerçeve Sözleşmesi, 22. Taraflar Konferansı (COP22) iklim değişikliği sorununu ele alıyor. Aralık 2015’te gerçekleşen COP21 Paris Zirvesi’nden sonraki ilk Taraflar Konferansı (COP) olan Marakeş iklim konferansı, 18 Kasım’a kadar sürecek.
‘Birleşmiş Milletler İklim Değişikliği Çerçeve Sözleşmesi‘ taraflarının katıldığı konferansta, geçen yılın Aralık ayında imzalanan Paris İklim Anlaşması, tüm dünyada tarihi bir başarı olarak değerlendirildi.
Görüşmelerde, iklim değişikliğinin hassas ve fakir ülkeler üzerindeki etkisinin endişe verici bir boyutta olduğuna dikkat çekildi.
En sıcak yıl 2016
Dünya Meteoroloji Örgütü (WMO) raporunda, küresel sıcaklığın sanayi öncesi dönemin 1,2 derece üzerinde seyrettiğini açıklayarak 2016 yılının meteorolojik kayıtların tutulmaya başlanmasından bu yana en sıcak yıl olduğunu ve en sıcak 17 yılın 16’sının bu yüzyılda ölçüldüğünü bildirdi.
Raporda ayrıca, El Nino hava olaylarının, 2016 yılının başlarında sıcaklıkların daha da artmasına neden olduğuna dikkat çekildi. Öte yandan, küresel ısınmanın en büyük nedeninin hala insanlardan kaynaklanan faaliyetler sonucu oluşan sera gazı emisyonları olduğu ifade edildi.
WMO Genel Sekreteri Petteri Taalas, raporun yayınlanmasının ardından yaptığı açıklamada, “Her yıl yeni bir rekor kırılıyor. Güçlü El Nino hava olayının yarattığı ekstra sıcaklık ortadan kayboldu. Küresel ısınmanın yarattığı sıcaklık devam edecek.” dedi.
İklim değişikliğinden dolayı aşırı hava olaylarının etkisi ve meydana geliş sıklığının arttığını söyleyen Taalas, “Her yeni nesilde sıcaklık dalgaları ve seller daha sıradan hale geliyor.” değerlendirmesinde bulundu.
60 milyondan fazla kişi etkilenebilir
2011-2015 Küresel İklim Raporu’na göre, artan sıcaklık ortalamalarındaki en önemli etkenin insan kaynaklı faktörlere bağlı olduğu bildirildi. Söz konusu insan kaynaklı faktörlere örnek olarak da karbon içeren kömür, petrol, doğalgaz gibi fosil yakıtların kullanımı gösterildi.
WMO’nun çalışmalarına değinilen raporda, fosil yakıt kullanımının sıcaklıkları en az 10 kat artırdığının tespit edildiği kaydedildi.
Rapora göre, hava sıcaklığı, Güney Afrika’nın başkenti Pretoria’da ocak ayında 42,7 derece, Tayland’ın Mae Hong Son kentinde nisan ayında 44,6 derece, Hindistan’ın Phalodi kentinde mayıs ayında 51 derece, Kuveyt’in Mitribah kentinde temmuz ayında 54 derece kaydedilirken, Rusya’nın Arktik Okyanusu sahillerinde en yüksek hava sıcağının ortalamanın üzerinde, eksi 6 ile 7 derece arasında görüldü.
Doğu Afrika’da 2010-2011 yıllarında yaşanan ve yaklaşık 258 bin kişinin ölüme neden olan kuraklığın, sıcaklık artışıyla ilgili olduğu vurgulanan raporda ayrıca, 2015’te Pakistan ve Hindistan’daki sıcak dalgalarının 4 bin 100’den fazla kişinin ölümüne neden olduğuna işaret edildi.
2017 yılının da çok sıcak geçeceği ancak bu yılın rekorunu kıramayacağı tahmin ediliyor. Öte yandan BM Gıda ve Tarım Örgütü (FAO), aşırı sıcakların ve iklim değişikliğiyle ilgili olayların 60 milyondan fazla kişiyi etkileyeceğini bildirdi.
(4)