Başbakan Binali Yıldırım, “Gerekirse öncelikli alanlarda yatırımlar için özel faizler uygulanacak, farkını da devlet kredi garanti fonundan karşılayacak. Yani bankacılık sistemi, Türkiye’de, dünyanın birçok ülkesinden daha ileri durumda” dedi.
Başbakan Binali Yıldırım, Bloomberg News’te katıldığı bir programda gündeme ilişkin değerlendirmelerde bulundu.
Önümüzdeki süreçte ekonomiyle ilgili düzenlemeler hayata geçireceklerini belirten Binali Yıldırım, “Ekonomiyle ilgili düzenlemeleri bu olağanüstü hal kapsamında düşünmüyoruz. Onlar ayrıca parlamentonun normal çalışma takvimi içerisinde yapılmaya devam edecek. ” diye konuştu.
“Standard&Poor’s fırsatçılık yaptı”
Darbe girişiminin kuruluşlar açısından maliyetine ilişkin bir soruyu yanıtlayan Yıldırım, “Bunun iki maliyeti var. Bir, manevi ve moral maliyeti. Bunun değeri yok. Bunun değerini ölçemeyiz. Parayla ölçülecek bir değer değil. Ancak bunu, Türk milleti kuvvetli bir millettir, inançlı bir millettir, kısa sürede bu darbenin oluşturduğu zihinsel moral değerlerdeki tahribatı hızlı bir şekilde atlatacak” ifadelerini kullandı.
Darbe girişiminin Türk ekonomisine verdiği zarara işaret eden Yıldırım, Türkiye’nin kredi notunu düşüren S&P’yi eleştirerek, “Nitekim Standard&Poor’s hemen not düşürdü. Bence orada da çok etik davranmadılar. Böyle bir fırsatçılık yaptılar. Biz büyük bir darbeyi defetmiş bir milletiz. Demokrasiyi ayakta tutmak için mücadele vermişiz. Bu tip değerlendirme kuruluşlarının aceleci davranmayıp, durumu iyice gördükten sonra hareket etmelerini beklerdik. Bu durum doğrusu bizi üzdü. Bunu söylemek isterim.” diye konuştu.
“Bilimsel değil, siyasi bir karar “
Göstergelere bakıldığında, Avrupa ülkelerinin borcunun Türkiye’nin borcundan fazla olduğuna işaret eden Yıldırım, şunları kaydetti:
“Yani gayri safi milli hasılaya göre oranladığımız zaman, Türkiye’nin gayri safi milli hasılaya göre borcu yüzde 30-32 civarında. Avrupa Birliği’nde bu, yüzde 116, OECD’de yüzde 93 civarında. Avrupa Birliği’nde, Maastricht kriterlerini tutturan ülke neredeyse kalmadı ama Türkiye, 2009 küresel krizinden beri çok güzel bir performans gösteriyor.
Bankacılık sistemi çok sağlam, sermaye yeterlilik rasyosu yüzde 15,5. Yani yüzde 8’in neredeyse iki katı. Bütün bunları dikkate aldığımızda Türkiye’nin notunu düşürecek ne var? Bu bilimsel değil. Ekonomik verilere dayalı bir karar değil. İdeolojik veya siyasi bir karar olduğu konusunda hiç tereddütümüz yok.
ATM’lerde, bankalarda, orada burada hiç öyle panik olmadı, kuyruk olmadı. ‘Para vardı, yoktu, öyle Yunanistan’daki gibi ATM’ler kapatıldı, ödeme sınırları getirildi…’ gibi hiçbir şey yok. Her şey sakin, herkes işinde gücünde çalışıyor. Dükkanını açtı, ticaretini yapıyor. Darbe işi tamamen bizim devletimizin, milletimizin dirayetiyle 8-10 saatte def ettiğimiz bir meseledir.”
“Özel faizler uygulanacak”
Bankaların, kredilendirmedeki kriterlerinden taviz vermeyeceklerini ancak ekonominin büyütülmesine yönelik kredilendirme anlayışına geçeceklerini belirten Yıldırım, “Gerekirse öncelikli alanlarda yatırımlar için özel faizler uygulanacak, farkını da devlet kredi garanti fonundan karşılayacak. Yani bankacılık sistemi, Türkiye’de, dünyanın birçok ülkesinden daha ileri durumda.” değerlendirmesinde bulundu.
(3)