Gıda ve Tarım Örgütü (FAO), tarım ürünlerini ve canlı hayvanları da olumsuz etkileyen askeri çatışmaların, Afrika ve Orta Doğu’da görülen gıda güvencesi sorununun başlıca nedenlerinden biri olduğuna inanıyor.
FAO Genel Direktörü Jose Graziano da Silva, “gıda güvencesi olmadan barış, barış olmadan da gıda güvencesi olamaz,” ifadelerini kullandı.
FAO, hedeflerini sürdürmek için dört Nobel Barış Ödülü sahibi olan Bangladeş’ten Prof. Mohamad Yunus’a (2006 yılında Barış Ödülü kazandı), Kosta Rika’dan Oscar Arias’a (1987), Yemen’den Tawakkol Karman’a (2011) ve Gana’dan Kofi Annan’a (2001) ulaştı.
Roma merkezli bir BM kurumu olan FAO, 11 Mayıs 2016 tarihinde, FAO Nobel Ödülü Sahipleri Barış ve Gıda Güvencesi Görev Kuvveti’ni resmi olarak hayata geçirecek.
FAO, “çatışmalar; ürünlerin, canlı hayvanların ve gıda stoklarının yağmalanması ve fiziksel zarar yoluyla gıda üretimini aksatıyor; çiftçiliği önlüyor ve caydırıcı hale getiriyor; gıda taşıma sistemlerini aksatıyor; çiftlik varlıklarını ve sermayesini tahrip ediyor; genç erkekleri savaşması amacıyla askere alıyor veya kandırıyor, işten uzaklaştırıyor; ve gelir sağlayan faaliyetleri ve işleri önlüyor,” ifadelerini kullandı.
Gıda Deposu (Food Tank) Başkanı Danielle Nierenberg, “küresel liderlerin, gıda güvencesi ile ulusal ve uluslararası güvencenin bağlantılı olduğunu anlamaya başladğını düşünüyorum,” dedi.
Şiddetli çatışmalar gıda güvencesi için ciddi tehdit
Dünya Bankası, 1,5 milyar insanın tekrarlayan şiddetli çatışmaların yaşandığı ülkelerde yaşadığını tahmin ediyor.
Tekrarlayan şiddet döngülerinin yaşandığı ülkelerdeki yoksulluk oranının %20 daha fazla olduğu ve sivil çatışmaların her yıl gayri safi yurtiçi hasılada %2,2 kayba yol açtığı tahmin ediliyor.
Şiddetli çalışmaların ekonomik etkisi de büyüyor. Çatışmaların küresel olarak 14,3 trilyon dolara mal olduğu tahmin ediliyor. Bu rakam, dünya gayri safi yurtiçi hasılasının %13’üne denk geliyor.
Çatışmalar göçe de neden oluyor
Şiddetli çatışmalar, zorunlu göçün de önemli sebeplerinden biri. 2014 sonu itibariyle dünyadaki 59,5 milyon insan zorunlu göç etti, Dünya Bankası’na göre bu İkinci Dünya Savaşı’ndan bu yana en yüksek rakam.
Barışın tesis edilmesi ve güvence hakkında konuşan Graziano da Silva, şiddet ve açlıkla bağlantılı kısır döngülerin yaşandığını, bu çatışmaların ulusal sınırların dışına taştığını söyledi.
Graziano da Silva, bu durumun günümüzün küreselleşmiş dünyasında daha belirgin olduğunu, açlığın tke bir ülkenin sorunu değil, küresel eylem ve tepki gerektiren küresel bir sorun olduğun sözlerine ekledi.
GIDAHATTI DERGİSİNİ ÜCRETSİZ İNDİRİN
(3)