Paris Anlaşması’nın imza töreninde konuşan FAO Genel Müdür Yardımcısı’na göre, iklim değişimi en çok kırsal bölgelerdeki yoksul ve küçük toprak sahibi çiftçileri etkiledi.
FAO Doğal Kaynaklar Genel Müdür Yardımcısı Maria Helena Semedo, tarımın yoksulluk ve açlığı azaltmanın yanında iklim değişimine karşı verilen mücadeleyi daha güvenilir ve verimli hale getirmekte önemli bir rol oynayabileceğini söyledi.
Birleşmiş Milletler genel merkezinde düzenlenen, Sürdürülebilir Gelişim Hedefleri’ni (SDG) Yakalamakla ilgili İleri Seviye Tematik Müzakere etkinliğinde konuşan Maria Helena Semedo, tarımın iklim değişiminin etkilerini azaltmaya yardım edebileceğini, böylece toplumların direncini arttırabileceğini söyledi. Semedo, Paris İklim Değişikliği Anlaşması’nın imza törenine ve bazı diğer ileri seviye etkinliklere katılmak için New York’taydı.
175 civarında ülke, Aralık 2015’te Fransa’nın başkenti Paris’te varılan tarihi uzlaşmayı, Genel Sekreter Ban Ki-moon’un ev sahipliğinde BM genel merkezinde düzenlenen törende imzaladı.
Anlaşma, “gıda güvencesini koruma ve açlığı sona erdirmenin temel öncelik olduğunu ve gıda sistemlerinin iklim değişiminin etkilerine karşı belirli noktalarda savunmasız olduğunu” kabul ediyor.
Anlaşma aynı zamanda “iklim değişiminin olumsuz etkilerini benimseme kabiliyetini ve iklim direncini, gıda üretimini tehdit etmeyecek bir şekilde arttırma” gereksiniminin de altını çizdi.
İklim değişimi tarımı nasıl etkiledi?
Tarım, iklim değişiminden şiddetli bir şekilde etkilenen önemli sektörlerden biri. Semedo’ya göre kısa bir süre önce yaşanan El Nino iklim olayı bunun ispatı.
Anlaşmaya destek, tüm dünyadan 60 milyon insanın El Nino iklim olayından etkilenmekte olduğu bir zamanda geldi.
Semedo, kırsal bölgelerdeki yoksul ve küçük toprak sahibi çiftçilerin iklim değişimi tehditlerinden ciddi şekilde etkilendiğini unutmamak gerektiğini söyledi.
Çiftçilerin rolü
FAO Genel Sekreteri, çeşitli ileri seviye etkinliklerdeki konuşmalarda çiftçi ailelerin yoksulluk ve açlığın ortadan kaldırılmasındaki önemli rolünü tekrarladı.
Yoksulluk ve açlığın arkasındaki nedenlerin aynı olduğu ve çoğu zaman birlikte görüldüğü, bu nedenle sözü edilen 2 unsurla aynı anda mücadele edilmesi gerektiği ifade edildi.
Semedo, “Aşırı yoksulluğun ve kötü beslenmenin tüm diğer türlerinin ortadan kaldırılması, 1. ve 2. sürdürülebilir gelişim hedefinin (SDG) temeli. Aşırı yoksul ve aç insanların neredeyse %80’i kırsal bölgelerde yaşıyor, o nedenle ortak faaliyetimizde kırsal bölgelerdeki oyuncuları, küçük toprak sahibi çiftçileri, kırsal bölgelerde yaşayan kadınları, gençleri ve yerli insanları güçlendirelim,” ifadelerini kullandı.
GIDAHATTI DERGİSİNİ ÜCRETSİZ İNDİRİN
(7)