Bu yıl 7’ncisi düzenlenen Yöresel Ürünler Fuarı Yörex 2016, Antalya’da başladı. Türkiye’nin dört bir yanından yöresel ürünlerin sergilendiği fuar, 30 Ekim’e kadar açık kalacak.
Türkiye’nin yöresel ürünlerinin tanıtmak amacıyla Antalya Ticaret Borsası önderliğinde düzenlenen 7. Yörex Yöresel Ürünler Fuarı, Yörex 2016, Gümrük ve Ticaret Bakanı Bülent Tüfenkci, TOBB Başkanı Rıfat Hisarcıklıoğlu, Antalya Valisi Münir Karaloğlu, Antalya Büyükşehir Belediye Başkanı Menderes Türel ile çok sayıda oda ve borsa başkanının katılımıyla, Anfaş Antalya Fuar Merkezi’nde açıldı.
Açılıştaki konuşmasına Antalya Ticaret ve Sanayi Odası otoparkında meydana gelen patlama nedeniyle tüm oda üyelerine geçmiş olsun dileklerini ileterek başlayan Gümrük ve Ticaret Bakanı Tüfenkci, yöresel ürünlerin, ülkelerin en önemli ekonomik kaynaklarından birisi olduğunu, ekonomiyi büyüten, geliştiren ve marka oluşturan ürün ve fikirlerin yöresel ürünlerden çıktığını söyledi.
Yörex 2017’de yurt dışına taşınacak
Dünyanın bir yandan küreselleşmesine rağmen diğer yandan yerel olanın daha fazla değer kazandığına işaret eden Tüfenkci, yöresel ürünlerin, ekonomik değer haline gelmesi için fuarların son derece önemli olduğuna dikkati çekti. 2017 yılında Yörex Fuarı’nı yurtdışına taşımayı hedeflediklerini bildiren Tüfenkci, bir yandan yöresel ürünleri tescilleyeceklerini diğer yandan da yeni pazar arayışında olacaklarını vurguladı. Tüfenkci, “Yöresel ürünleri büyütmek en büyük amacımızdır. Bunun için Bakanlık olarak her türlü desteği vereceğiz. Ülkemize ait her yöresel ürün dünya markası olmaya adaydır. Bizdeki ürün çeşitliliğini ticari anlamda fırsata dönüştürmeliyiz. Bizde ekmeğin, peynirin, reçelin ve daha birçok gıdanın birçok çeşidi vardır. Bu tarz fuarlar bu ürünleri tanıtmak için önemli bir fırsattır. Bu ürünleri önümüzdeki yıl yurtdışına taşımak için çalışacağız” dedi.
Yöresel ürünler için yapılması gerekenler
Konuşmasında yöresel ürünler için yapılması gerekenleri dört başlıkta toplayan Gümrük ve Ticaret Bakanı Bülent Tüfenkci, bunları şöyle sıraladı:
“İlk olarak coğrafi tescil yaygınlaştırılmalıdır. 2002 yılında ülkemizde coğrafi işaret tescili almış ürün sayısı 11 idi. Bugün bu rakam 16 kat artarak 189 ürüne ulaştı. Coğrafi işaret tescili için başvuru süreci başlatılan ürün sayısı ise 259. Ama yetmez, bu konuda çok daha hızlı ve çok çalışmalıyız. Anadolu’da yaklaşık 12 bin yıllık kültürel birikim mirası olarak günümüze kalan 2 bin 500’ün üzerinde yöresel ürün var.
İkincisi markalaşmadır. Her ilde özellikle bir coğrafi ürünü öne çıkarmamız gerekiyor. Ancak her kaliteli mal marka değildir. Markalaşma kaliteyi pazarlama stratejisidir. Etkin bir pazarlama stratejisi için, sosyal statü kazandıran markalar oluşturmak önemli bir ihtiyaçtır. Yani tüketiciye o ürünle birlikte hikayesini de sunmalıyız.
Bir diğeri de bu ürünlere erişimi kolaylaştırmaktır. Bakanlık olarak yöresel ürünlere destek veriyoruz. Bu amaçla hızlı tüketim marketlerinde bu ürünlere mutlaka yer ayrılması şartını getirdik. Bu çok önemli bir girişimdi. Böylece yöresel ürünlerin pazarlama sorunun çözeceğiz.
Son olarak da bu ürünleri uluslararası ticarete taşımamız gerekiyor. Bunun için de ihracat desteklerini vermeye devam edeceğiz.”
“Yörex, bir Türkiye Projesi”
Türkiye Odalar ve Borsalar Birliği (TOBB) Başkanı Rifat Hisarcıklıoğlu da, bu yıl 70 il’e ulaşan Yörex’in bir Türkiye projesi olduğunu belirterek, “Anadolu’nun ruhu, kimliği, tüm renkleri burada toplanıyor. Hem malımızı hem kültürümüzü tanıtıyoruz.” dedi.
Antalya’nın tarımda, turizmde, sanayide, kongre ve fuar işinde bir dünya markası haline geldiğinin altını çizen Hisarcıklıoğlu, şunları söyledi:
“Burada kamu-özel sektör el ele vermiş, birlikte müthiş bir başarı hikâyesi yazmış. Devletimizin desteğiyle ülkemizi daha zengin yapacağız. Zira bizim insanımız müteşebbis. Bu topraklar müteşebbis yetiştir. Onları destekleyip, motive edecek mekanizmalar lazım. Onların, emeklerini, ürünlerini geliştirip pazara ulaştırmak lazım. Bakın müthiş bir hazinenin üstünde oturuyoruz. Ama paraya çeviremiyoruz.
Allah bize müthiş bir coğrafya vermiş. 100’lerce yöresel ürün var. Ama bunu tanıtıp, pazarlayamazsan kıymeti yok. Artık insanlar, yerel ürünü, doğal ürünü tercih ediyor, bunlar için daha fazla para ödüyor. Normal ürünün 2 katı fiyatta. İşte YÖREX bize bu imkânı sunuyor. Hem malımızı, hem de kültürümüzü tanıtıyoruz. Milli değerlerimize sahip çıkıyoruz. Yerel Kalkınma’ya da büyük destek oluyoruz. O yüzden tüm kamu kurumları buraya destek olmalı. Özellikle de Kalkınma Ajanslarından katkı bekliyoruz. Şu an 13’ü burada, hedef tüm 26’sının buraya katılması olmalı.”
“Coğrafi işaret sayısı artmalı”
Coğrafi İşaret sayısının 189’a ulaştığının, bekleyen 259 başvuru bulunduğunu bildiren TOBB Başkanı, “Ama yetmez. Bize 1.000’li rakamlar yakışır. Sadece ülke içinde kalmakta yetmez. Avrupa’da şimdilik sadece 2 ürünümüz tescilli. Fransa, AB tescili sayesinde 19 milyar avro ilave gelir sağlıyor, 6 milyar avroda bunların ihracatını yapıyor. Coğrafi işaret olunca, ürünün fiyatı ortalama yüzde 20 artıyor. Daha da çok talep görüyor, rekabette öne geçiyor. Odalarımız borsalarımız da bu konuda giderek daha aktif çalışıyor. En son Aydın Ticaret Odası, Aydın İnciri’ni AB’de tescilledi. Hep birlikte yerel dinamikleri ve müteşebbisleri güçlendirip, Türkiye’yi zenginleştireceğiz” diye konuştu.
Fuarın açılışında konuşan Antalya Ticaret Borsası Başkanı Ali Çandır ise Anadolu’nun müthiş bir potansiyele sahip olduğunu belirterek, YÖREX gibi etkinliklerin bu potansiyelleri ortaya çıkarmakta ve katma değer yaratmakta büyük önem taşıdığını kaydetti.
Antalya Ticaret ve Sanayi Odası Başkanı Davut Çetin de birlikte çalışılması halinde ekonomi de güzel sonuçlar alınabileceği mesajını verdi.
(8)